DAŞT

Konu: DAŞT C.tesi Eyl. 20, 2008 10:59 am

Daşt

Manası, anmak, hiç unutmamak, devamlı zikretmektir.

Hak yolcusu her an ve mekanda zevk yoluyla Cenab-ı Hakk ile beraber olmalıdır. İlâhî huzur ve neşeden hiç ayrılmamalıdır. Bütün eşyada ilâhî tecellileri müşahede ile kalbini uyanık tutmalıdır.(Bkz: Hüseyin Vaiz, Raşahatu Ayni'l-Hayat, 27-32; Muham-med Hânî, Âdab (el-Behçetü's-Seniyye tercümesi) 251-261; Selçuk Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatler, 375-380.)

Bütün bu anlatılanlar, salih müminlerin vasıflarıdır. Onlar, yaşanmış ve hâlen ehlince yaşanan hâllerdir.

Bir mümin için Yüce Allah'ı zikirden ve hayatın her safhasında O'nunla beraber olduğunu fark etmekten daha kıymetli, daha tatlı, daha karlı hangi iş vardır?

Gerçi, bugün müslüman olarak bizler, bir gün içinde belki en az Yüce Allah'ı zikrediyoruz. Hatta namaz gibi en büyük zikri yaparken, elimize tesbih alıp zikir çekerken bile gafletimiz devam ediyor, kalbimiz başka yerlerde geziyor. Bu gafletin tedavisine bakmalıyız. Kalbimizin katılığına üzülmeliyiz.

Arifler demişlerdir ki:

Bir insan bir hafta kalbinin derdine düşse, günde on beş dakika veya yarım saat kalbiyle zikretmeye çalışsa, bu arada büyük günah işlemese, bilerek haram lokma yemese, bir hafta sonra muhakkak bunun faydasını görür; kalbinde bir uyanma olduğunu fark eder.

Erkek-kadın her müslüman Yüce Allah'ı çokça zikreden bir insan olabilir. Bu güzel sıfatı almadan ölmemeye niyet etmelidir.

Ariflerden Gavs-ı Sâni Hz.leri (k.s) buyurmuştur ki:

"Yüce Allah'ı zikre devam ediniz. Zikir çekerken uyanık olunuz. Allah zikrini kalbinizin içine yerleştiriniz. Zikir kalbe yerleşince, siz istemeseniz de kalp Yüce Allah'ı zikreder. Midenizi düşünün, o, siz istemeseniz de kendi işini görür. Siz uyurken bile işine devam eder. İçine zikir yerleşen kalp de böyledir."