KERBELA ŞEHİTLERİ MATEMİ
Makale yazarı: Pir Ali Baba Tarih, gün ve saat : 15. Ocak 2007 12:55:
Kerbela, Irak’ın başlıca şehirlerinden biri olup, Bağdad’ın 100 km. cenubi garbisinde bulunur ve Hz. Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin’in türbesini ihtiva eder. Hz. Muhammed’in torununun başsız cesedinin gümüldüğü „Kabr el-Hüseyin“ ismi verilen yer, çok geçmeden, şi’iler için meşhur bir ziyaret mahalli oldu.
İbnü’l-Esir’e göre, hicret’in 236 (M. 850) senesi Abbas’i halife Mütevekkil, Hz. Hüseyin’in mezarı ile etrafındaki bütün evlerin yıkılmasını emretmişti. Ayrıca mezar yıkıldıktan sonra, buranın sürülmesine, üzerine ekin ekilip sulanmasını istemiş ve halkın buraya gidip gelmesini de yasaklamıştı. Emniyet görevlisi halka ve bu yöredekilere seslenerek: «Üç gün içinde bu mezarın başında ve çevresinde gördüğümüz kimseleri alıp mezarda hapsedeceğiz!» diye duyuruda bulunmuş, halk da buradan kaçarak ziyareti terketmiş, nihayet mezarın yeri sürülmüş ve buraya ekin ekilmişti. Kaynak: İbnü’l-Esir (M.1160-1234), El-Kamil, c.7, sa.52-54, B.Y.
Hicret’in 352 senesi 10 Muharrem (M. 7 Şubat 963) günü, Deylem asıllı Muizz el-Davla Ahmet b. Ali’ye Büveyh, bütün Bağdad halkını dükkanlarını, çarşı pazarlarını kapatarak bütün alışverişi durdurmalarını; cadde, pazar ve sokaklara dükülerek giydikleri kaba çuldan elbiselerle ağıt yakmalarını, ayrıca kadınların da aynı şekilde sokaklara dökülüp, ağıtlar ve şiirler söyleyerek siyah elbiseler giymelerini, yaka paçalarını yırtarak ağlamalarını ve bu şekilde guraplar halinde şehirde dolaşmalarını, Hz. Hüseyin için matemle ağıt yakmalarını emretmişti. Halk bu emre uymak zorunda kalmış, hiç kimse bunu önleyerek sünnete uygun bir davranış yapmağa imkan bulamamıştı; çünkü Bağdad’daki Şiiler bir hayli fazla olduğu gibi, devrin sultanı da onlardan yana idi. Kaynak: İbnü’l-Esir (M.1160-1234), El-Kamil, c.8, sa.473, çeşitli olaylar, B.Y.
Hicret’in 353 senesi 10 Muharrem (M. 27 Ocak 964) gününde Bağdad’da bütün çarşı ve pazarlar kapatılmış, geçen seneki olaylar arasında kaydettiğimiz gibi, şi’iler muazzem merasimler yapmışlardı. Bu yılki merasimler sırasında şi’iler ile sünniler arasında şiddetli bir kavga meydana gelmiş, bu kavga sırasında bir hayli adam yaralanmış ve büyük ölçüde yağma yapılmıştı. Kaynak: İbnü’l-Esir (M.1160-1234), El-Kamil, c.8, sa.481, çeşitli olaylar, B.Y.
Hicret’in 358 senesi 10 Muharrem (M. 3 Aralık 968) günü Bağdad halkı artık edinmiş oldukları bir örf ve adet olarak, geçen yıllarda olduğu gibi, çarşı ve pazarları kapatmış alış-verişe son vermiş, yollarda ağlayıp sızlayarak Hz. Hüseyin için matemler yapmış, ağıtlar yakmışlardı. Kaynak: İbnü’l-Esir (M.1160-1234), El-Kamil, c.8, sa.516, çeşitli olaylar, B.Y.
Hicret’in 369 (M. 979) senesi Deylem asıllı Büveyh hükümdarı Azud el-Davla, Necef’teki Hz. Ali’nin mezarı ile Kerbela’daki Hz. Hüseyin’in mezarı üzerinede kubbeli türbe inşa ettirdi. Kaynak: İbnü’l-Esir (M.1160-1234), El-Kamil, c.8, sa.609-610, B.Y.
Yükarıda mevcut en eski eserde anlaşıldığı üzere, 10 Muharrem de şi’ilerin yaptıkları matem ayinlerinin, ilk defa olarak, Deylem asıllı Büveyh-oğulları zamanında görülmesi, matemin başlangıç noktası, Deylem adetlerinden çıkmış olduğu en önemli kanıtıdır. Nitekim şi’iler, hicret’in 61 senesi 10 Muharrem cuma (M. 9 Ekim 680) günü, Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit olması matemini, her sene o günü tecdit ederler, dövünür, hüzün ve keder izhar ederler.