SoFi Çocuk Web Master
Mesaj Sayısı : 1400 Nerden : BatMan Kayıt tarihi : 06/09/08
| Konu: Allah (cc)'ın rahmetine vesile olan bir ibadet: Salı Eyl. 23, 2008 2:40 pm | |
| Allah (cc)'ın rahmetine vesile olan bir ibadet: Namaz kılmak
Namaz, Allah (cc)’ın Kuran’da vakitleri belirlenmiş olarak farz kıldığı bir ibadettir. Müslümanlar 5 vakit namazlarını kılmakla sorumludurlar. Kuran’da namazla ilgili pek çok ayet yer almaktadır. Namazı vaktinde kılmak gerektiğini Yüce Rabbimiz Kuran’da şöyle bildirmektedir:
... namaz, mü'minler üzerinde vakitleri belirlenmiş bir farzdır. (Nisa Suresi, 103)
Onlar, namazlarını da (titizlikle) koruyanlardır. (Müminun Suresi, 9)
Peygamber Efendimiz (sav) de pek çok hadis-i şeriflerinde 5 vakit namazın vaktinde kılınması gerektiğini haber vermiştir. Bu hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:
... Artık, güneşin doğma ve batmasından önce hiçbir namaz hususunda size galebe çalınmamasına gücünüz yeterse bunu yapın (namazları vaktinde kılın, vaktini geçirmeyin)." (Kütüb-ü Sitte, 5121)
Yer bana tahâr, pâk ve mescid kılındı. Her kim namaz vaktine girerse, nerede olursa olsun namazını kılar. (Kütüb-ü Sitte, 4318)
Ebu Hureyre (r.a.)’den rivayet edilen bir kudsi hadisinde Resulullah şöyle buyurmaktadır: “Beş vakit namazlar, gelecek haftaya kadar cüm’a, gelecek seneye kadar ramazan, büyük günahlardan sakınılırsa, aralarındaki hatalar için kefarettirler.”(Müslim) Riyazü’s Salihin, İmamı Nevevi, çeviren: Mehmet Emre, Bedir Yayınevi, sf. 698)
Namaz müminlerin büyük bir şevk, huşu ve istekle yaptıkları bir ibadettir. Müminlerle münafıkları birbirlerinden ayıran farklardan biridir. Zira münafıklar Kuran’da da bildirildiği üzere namaza isteksizce gelirler. (Tevbe Suresi, 54) Müminler ise, münafıklara has olan namaza karşı isteksizlik, şevksizlik, üşenme gibi duygulardan şiddetle imtina ederler. Münafıkların namaz konusundaki bu çirkin tutumlarını Peygamber Efendimiz (sav) bir hadis-i şeriflerinde şöyle bildirir:
Said İbnu'l-Müseyyeb rahimehullah anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Bizimle münafıklar arasında yatsı ve sabah namazlarında hazır bulunma farkı vardır. Onlar bu iki namaza muktedir olamazlar." (Kütüb-ü Sitte, 4610) (Muvatta, Salâtu'l-Cemâ'a 5, (1, 130))
İnananlar namazlarının vakitleri ve sürekliliği konusunda çok titizdirler, aksi bir hareketten şiddetle sakınırlar. Allah (cc)'ın belirlediği vakitlerde ve hiç bırakmadan bu ibadetlerine devam ederler. Namazlarını hiçbir koşulda aksatmaz, unutmaz ya da ertelemezler. İşlerinin yoğunluğu, içinde bulundukları koşulların zorluğu, çeşitli imkansızlıklar onları namazlarını kılmaktan asla alıkoymaz. Namaz için çağrı yapıldığında hemen işlerini bırakıp, Rabbimiz'i zikretmeye koşarlar ve namazlarını titizlikle korurlar. Bunu büyük bir şevk ve istekle yaparlar.
İslam alimlerimiz de her devirde hep 5 vakit namazın önemine dikkat çekmişlerdir. Örneğin büyük İslam alimi Mehmet Zahid Kotku, Hadislerle Nasihatlar adlı eserinde namaz kılmayan ve ondan kaçan insanlara çok önemli hatırlatmalarda bulunmuştur. İnsanın içinde bulunduğu acizliğin sınırlarını hatırlatarak, sağlıkları yerinde iken böyle önemli bir ibadeti yerine getirmeleri için insanları teşvik etmiştir:
“... Sana bu hayatı, görme, duyma gibi beş duyuyu veren. Hele o akıl, zekanın kadr-ü kıymetini ancak tımarhaneye gider, oradaki delileri görür, sonra bir de gidip hastahanedeki hastaları gördüğün vakit ve hele bir de insanlar can verip ölürken görsen herhalde insafa gelir, bu inkarcılıktan vazgeçersin de, müslüman kardeşlerinin arasında yer alır ve o Allah'ın divanına dikilmeyi cana minnet bilir, artık namaz vakitlerini can-u yürekten özler, beklersin.” (Hadislerle Nasihatlar, sf.163)
Bediüzzaman Said Nursi de namazın önemini 4. Söz’de şöyle anlatmıştır: “...namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. Hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Hem namaz kılanın diğer mübah dünyevî amelleri, güzel bir niyyet ile ibâdet hükmünü alır. Bu sûrette bütün sermaye-i ömrünü (ömür sermayesini), âhirete mal edebilir. Fâni (ölümlü) ömrünü, bir cihette ibka eder (sonsuzlaştırır).”
Namaz ibadeti müminin Allah (cc)’a yakınlaşması, O’na karşı boyun eğiciliğini göstermesi, herşeyden kendini çekerek Rabbimize yönelmesi, huşu içinde Allah (cc)’ı düşünebilmesi için bir fırsattır. Peygamber Efendimiz bizzat kendisi namazları konusundaki titizliğiyle ümmete örnek olmuştur. Aynı şekilde tüm Müslümanların da Peygamberimiz (sav)'i örnek alarak 5 vakit namazlarını eda etme konusunda titiz olmaları, bu konuda asla taviz vermemeleri gerekir. Ancak her türlü çabaya rağmen namaz vaktinde kılınamazsa bu durumda da mutlaka kaza edilmelidir. Zira Peygamber Efendimiz (sav)'in de buyurduğu gibi "Bu dinin başı İslâm'dır, direği namazdır.” | |
|