, Evveldir, Ahirdir, Zahirdir, Batındır. O, herşeyi bilendir. (Hadid, 3)
Allah'ın varlığının delilleri, düşünebilen her insanın rahatlıkla tespit edebileceği kadar aşikardır, tüm evrene yayılmıştır. Bir insanın Allah'ın varlığını kavrayabilmesi için hiçbir araştırma yapmadan, sadece içinde bulunduğu ortamı dikkatli bir gözle incelemesi yeterlidir. Çünkü bütün kainat yaratılış delillerini gözler önüne seren detaylarla doludur. En sadesinden en karmaşığına kadar var olan tüm sistemler, son derece kompleks, içlerine girildikçe daha çok sırrı açığa çıkaran yaratılış mucizeleri ile doludur. Allah bu mucizelerle ilgili Kuran'da şöyle örnekler vermiştir:
Üzerlerindeki göğe bakmıyorlar mı? Biz, onu nasıl bina ettik ve onu nasıl süsledik? Onun hiçbir çatlağı yok.
Yeri de (nasıl) döşeyip-yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda 'göz alıcı ve iç açıcı' her çiftten (nice bitkiler) bitirdik. (Kaf Suresi, 6-7)
Onlar, üstlerinde dizi dizi kanat açıp kapayarak uçan kuşları görmüyorlar mı? Onları Rahman (olan Allah')tan başkası (boşlukta) tutmuyor. Şüphesiz O, herşeyi hakkıyla görendir. (Mülk Suresi, 19)
Taneyi ve çekirdeği yaran şüphesiz Allah'tır. O, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. İşte Allah budur. Öyleyse nasıl oluyor da çevriliyorsunuz? O sabahı yarıp çıkarandır. Geceyi bir sükun (dinlenme), Güneş ve Ay'ı bir hesap (ile) kıldı. Bu, üstün ve güçlü olan, bilen Allah'ın takdiridir. O, karanın ve denizin karanlıklarından yolunuzu bulmanız için size yıldızları var edendir. Bilebilen bir topluluk için Biz ayetleri birer birer (bölüm bölüm) açıkladık. (Enam Suresi, 95-97)
Kuşkusuz yukarıdaki ayetlerde verilenler yalnızca sayılı birkaç konudur. Allah Kuran'da verdiği daha pek çok örnekle kullarına Kendi varlığını hatırlatmaktadır. Müminlerin en önemli özelliklerinden biri de çevrelerinde gördükleri herşey üzerinde derin derin düşünmeleri ve sonucunda Allah'ın varlığını ve büyüklüğünü fark etmeleridir. Zira yukarıda da belirttiğimiz gibi içinde yaşadığımız evrendeki her detay insana kendisinin yaratılmış olduğunu hissettirmektedir.
Tüm kainatın Yaratıcısı olan Allah'ın büyüklüğünü, Yüceliğini fark eden akıl sahibi bir insan elbette ki ahirette hesap vereceği Allah'a karşı içli bir korku duyar ve tüm yaşamını O'nu razı etmeye çalışarak geçirir. Bir ayette müminlerle ilgili olarak şöyle buyrulmaktadır:
Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz, sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin azabından koru." (Al-i İmran Suresi, 191)