HZ. MEHDİ’NİN MÜCADELESİ NASIL OLACAK?
Bediüzzaman’ın eserlerinde “acib bir şahıs” (hayret veren, şaşırtıcı, benzeri görülmeyen) olarak nitelendirdiği Hz. Mehdi’nin, mücadelesinde kullanacağı yöntemler de o güne kadar benzeri görülmeyen, şaşırtıcı ve son derece etkili yöntemler olacaktır. Hz. Mehdi gerek inkarcı felsefelerle olan fikri mücadelesinde, gerekse din ahlakının tebliğ edilmesinde -Allah’ın izni ve dilemesiyle- en akılcı yolları takip edecek, her işinde çok hızlı sonuç alacak, her bir hareketi büyük bir akıl ve hikmet barındıracaktır.
Ne var ki, Hz. Mehdi’nin mücadelesinde olağanüstü harikalıklar sergileyeceğini ve mucizeler gerçekleştireceğini düşünmek tamamen yanlış olur. Çünkü Hz. Mehdi “sebepler dairesinde”, bir başka deyişle doğal dünya şartlarında süren bir mücadele yönetecektir. Ahir zaman hadislerinde verilen bilgileri de bu gerçek doğrultusunda değerlendirmek gerekir. Bu hadisler gerçekte “müteşabih” (mecazi anlamlı) hadisler olup bazı benzetmeler içermektedir.
İslam aleminin büyük bir heyecanla zuhurunu beklediği Hz. Mehdi hakkında dergilerimizde bugüne kadar pek çok konuya yer verdik. Şüphesiz ki, Peygamberimiz (sav)’in hadis-i şeriflerinde çok detaylı olarak tarif ettiği, İslam alimlerinin eserlerinde geniş yer verdiği böylesine önemli bir konu hakkında tüm Müslümanların kapsamlı bir bilgi sahibi olmalarının önemi büyüktür. İçinde bulunduğumuz yılların, ahir zaman alametlerinin peşisıra gerçekleştiği bir zaman dilimi olduğu da göz önünde bulundurulduğunda konunun önemi daha da iyi anlaşılmaktadır.
Hiç şüphe yok ki, samimi iman eden tüm Müslümanlar, ahir zamanın kutlu şahısları olan Hz. İsa ve Hz. Mehdi hakkında bilgi sahibi olmayı, gelişleri için hazırlık yapabilmeyi, ortaya çıktıklarında hadislerde bildirilen özellikleriyle onları tanıyabilmeyi ve mücadelelerinde onlara yardımcı olabilmeyi içten arzu edeceklerdir. Bu amaçla dergimizin bu ayki sayısında kapak konumuzu Hz. Mehdi’nin mücadelesine ayırdık. Hadisler ve İslam alimlerinin izahları ışığında Hz. Mehdi’nin mücadelesi konusuna ilişkin önemli bilgileri soru cevap şeklinde biraraya getirdik.
Bazı insanlar Hz. Mehdi’yi ve mücadelesini son derece mistik bir tablo içinde hayal etmekte, Hz. Mehdi'nin olağanüstü harikalıklar yapacağını, mucizeler gerçekleştireceğini düşünmektedirler. Oysa gerçek böyle değildir. Hz. Mehdi ile ilgili mucizelerden söz eden hadislerin pek çoğu gerçekte "müteşabih" hadistir; bir başka deyişle birer benzetmedir. Örneğin ‘Hz. Mehdi'nin kuru bir dalı toprağa dikeceği ve dalın yeşereceği’ şeklindeki hadisin anlamı, bir yoruma göre, önceden hidayet sahibi olmayan bir insanın kısa sürede Hz. Mehdi aracılığıyla hidayete ermesi ve İslam ahlakının yayılması için yararlı hale gelmesidir. (En doğrusunu Allah bilir.)
Hz. Mehdi'yi ve mücadelesini abartılı bir mistisizm içinde değerlendirmenin yanlış olduğunu, bize öncelikle Allah'ın Kuran'da bildirdiği ahlak göstermektedir. Ayetlerde, çoğu insanın peygamberleri insanüstü varlıklar olarak bekledikleri, oysa bunun yanlış olduğu haber verilir. Furkan Suresi'nde konu şöyle açıklanır:
Senden önce gönderdiklerimizden, gerçekten yemek yiyen ve pazarlarda gezen (elçi)lerden başkasını göndermiş değiliz. Biz, sizin kiminizi kimi için deneme (fitne konusu) yaptık. Sabredecek misiniz? Senin Rabbin görendir. Bize kavuşmayı ummayanlar, dediler ki: "Bize meleklerin indirilmesi ya da Rabbimiz’i görmemiz gerekmez miydi?" Andolsun, onlar kendi nefislerinde büyüklüğe kapıldılar ve büyük bir azgınlıkla baş kaldırdılar. (Furkan Suresi, 20-21)
Enbiya Suresi'nin 7 ve 8. ayetlerinde "Biz senden önce de kendilerine vahyettiğimiz erkekler dışında elçi göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, o halde zikir ehline sorun. Biz onları, yemek yemez cesetler kılmadık ve onlar ölümsüz değillerdi" denir. Bakara Suresi'nin 210. ayetinde ise "Onlar, bulut gölgeleri içinde Allah'ın (azabının) meleklerle onlara gelmesini ve (azap) emrinin gerçekleşmesini mi gözlüyorlar? Oysa bütün işler Allah'a döner" şeklinde buyrulmuştur. Tüm bunlar, Hz. Mehdi ve diğer ahir zaman konularının da akılcılıktan uzaklaşılarak incelenmesinin ve mistik bir boyutta düşünülmesinin doğru olmadığının işaretleridir. Hz. Mehdi "sebepler dairesinde", yani doğal dünya şartlarında süren bir mücadele yönetecektir. Ancak bu mücadelede çok sabırlı olacağına ve son derece etkin yöntemler kullanacağına kuşku yoktur.
1-Hz. Mehdi Mücadelesine kaç yaşlarında Başlayacaktır?
Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde, Hz. Mehdi'nin mücadelesine başladığı yıllarda 30 ila 40 yaşları arasında olacağı haber verilmiştir:
Yaşı 30 ile 40 arasında olduğu halde gönderilecektir... Mehdi benim evlatlarımdandır. 40 yaşlarındadır. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)
40 yaşındadır. Diğer bir rivayete göre 30 ile 40 yaşındadır. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 16)
Mehdi benim neslimdendir. O 40 yaşındadır. Sanki yüzü parlak bir yıldızdır... (Mer'iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdisi "Fevaidu Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam El-Mehdi El-Muntazar")
2- Hadislerde Hz. Mehdi’nin Mücadelesi ve Kararllığı Nasıl Anlatılmıştır?
Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde Hz. Mehdi'nin kullandığı yöntemlerin ve mücadele şeklinin alışılmışın dışında olacağı bildirilmiştir. Bu bilgilere göre, Hz. Mehdi çok etkili yöntemler kullanacak, her konuda başarılı sonuçlar elde edecektir. Bu başarısına karşılık, kendisine çok yoğun saldırılar olmasına rağmen bunlardan hiç etkilenmeyecektir. Bu konudaki bazı hadisler şöyledir:
İnsanlar hakka dönünceye kadar mücadelesine devam edecektir. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 23)
Fitneleri önlemenin kendisine zor gelmeyeceği ve öldürmenin de onu vazgeçiremeyeceği Ehli Beytime mensup birisi (Mehdi) sahip olmadan günler geceler bitmeyecektir. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 12)
Bunun yanısıra hadislerde Hz. Mehdi'nin "işi sıkı tutacağı", "hesabı seri göreceği", karşısına çıkan her engeli aşacağı anlatılmaktadır:
Mehdi işi sıkı tutacak. (Kıyamet Alametleri, s. 175)
Mehdi Doğu tarafından çıkacak. Karşısına dağlar bile dikilse onları ezip geçecek, o dağlarda kendisine yol bulacaktır. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 39)
Mehdi hesabını çok seri bir şekilde görecek ve vaadinden dönmeyecektir. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 24)
Muhyiddin Arabi ise, Hz. Mehdi'nin mücadelesinden şöyle söz eder:
Allah'ın bir Halifesi daha vardır ki, yeryüzü zulüm ve haksızlıklarla dolduğu zaman zuhur edecektir... Yeryüzünü adalet ve sükunetle dolduracaktır... Peygamber'in (s.a.v.) yolundan gidecektir... O hiç yanılmayacaktır. Çünkü onun görmediği yerde doğrultan bir meleği vardır... Dediğini yapacak, bildiğini söyleyecek; Allah ona o kadar güç verecek ki, bir gece içinde zulmü ve ehlini (fikren) ortadan kaldıracak. Dini ikame edecek (yerleştirecek), İslam'ı ihya edecek, önemsenmez bir hale geldikten sonra ona tekrar kıymet kazandıracak, ölümünden sonra onu diriltecek. Asrında cahil, bahil (başıboş) ve korkak olan bir adam hemen alim, cömert ve cesur olacak... (Muhyiddin-i İbn-i Arabi, Fütuhat’ül Mekkiye, 66. Bab)
İslam alimlerinin konuyla ilgili izahlarından da Hz. Mehdi'nin dikkat çekici ve farklı yöntemler kullanacağı anlaşılmaktadır. Örneğin Bediüzzaman, Hz. Mehdi için sık sık "acip (acayip) şahıs" ifadesini kullanır ki, bu da Hz. Mehdi'nin gerçekten oldukça dikkat çekici, o zamana dek görülmemiş metotlar kullanacağı anlamına gelir.